İsrail,
Filistin'i nasıl işgal etti? İşte 60 yılın kanlı hikâyesi...
1946'dan 2008'e İsrail'in Filistin
topraklarına yayılış haritası. 14 Mayıs 1948'de bağımsız İsrail Devleti'nin
kuruluşundan bu güne Filistin-İsrail haritasındaki değişim sizi de çok
şaşırtacak.
BM Genel
Kurulu'nun 1947'de Filistin topraklarının Araplar ve Yahudiler arasında
bölünerek, Kudüs'e uluslararası statü tanınmasını onaylandı. Bu kararın ardından
da 14 Mayıs 1948'de bağımsız İsrail Devleti'nin kurulduğu dünyaya açıklandı.
1947'ye kadar haritalara Filistin olarak yansıyan bölgede, geride kalan 61
yıl içerisinde dengelerin nasıl değiştiğini anlamak için aşağıdaki haritalara
bakmak yeterli.
Aslında bölgede her şey 1917 yılında imzalanan ve Osmanlı'dan kopuş anlamına
gelen Balfour Deklarasyonu'nun imzalanması ile başladı.
İngiliz bakan Arthur Balfour, Siyonistlerin lideri Lord Rotshild'e resmi bir
mektup yazdı. Bu mektupta Balfour kendisinin ve İngiltere'nin Filistin'de bir
Yahudi devleti kurulması için Siyonistleri sonuna kadar destekleyeceğini
yazıyordu. Bu mektup 'Balfour Deklarasyonu' olarak tarihe geçti.
Bu deklarasyon uyarınca Yüz binlerce Yahudi Siyonizm projesi kapsamında
İngiliz mandası altındaki Filistin'e göç ettiler.
Planlı Yahudi göçü ve bunun sonucunda Filistin'de Arapların 6'da 1'i kadar
çoğalan Yahudi nüfusuna karşı bir tepki olarak Nisan 1920'de iki büyük Filistin
ayaklanmaları yaşandı.
1947de İngiltere, Filistin sorununun çözümünü Birleşmiş Milletler'e devretti.
Birleşmiş Milletler Filistin'i iki parçaya bölüp V.5unu Yahudilere,C.5'unu
Araplara vermeyi teklif etti. Filistin bu fikre sıcak bakmamasına rağmen, 33
ülkenin oyuyla bu plan kabul edildi.
15 Mayıs 1948de İngiltere Filistin'de mandalık yönetimini bitirmek istediğini
duyurdu. Yahudi militanlar 1948 yılının Aralık ayında Filistin'in Arap
köylerinde etnik temizlik başlattılar. İsrail bağımsızlığını 14 Mayıs 1948de
ilan etti.
Siyonist Irgun ve Lehi örgütlerinin militanları 9 Nisan'da Deir Yasin köyünde
katliam yaptıktan sonra binlerce Filistinli Lübnan, Mısır ve Batı Şeria'ya
kaçtı. İsrail bağımsızlığını ilan ettikten bir gün sonra Ürdün, Mısır, Lübnan,
Irak ve Suriye İsrail'e saldırdı,ama İsrail orduları onları geri püskürttü. Bu
savaşlardan sonra Mısır Gazze'yi, Ürdün Kudüs etrafında küçük bir bölgeyi ve
Batı Şeria'yı aldı. Bunlar Filistin'in %iydi.
1964'de Filistin Kurtuluş Hareketi kuruldu.
5 Haziran 1967de 6 gün savaşı başladı. Orta Doğunun haritası bu savaşta
değişti. Israil Gazze ve Sina yarımadasını Mısır'dan, Golan tepelerini
Suriye'den aldı ve Batı Şeria ile Doğu Kudüs'ü işgal etti. İsrail toprakları bu
savaştan sonra neredeyse 2 kat büyüdü. Birleşmiş Millet bu savaştan sonra 242.
kararını alıp İsrail'in bu savaşta kazandığı toprakları işgal edilmiş olarak
kabul ederek, bir an önce çekilmelerini istedi ancak İsrail, 500.000
Filistinli'nin mülteci durumuna düştüğü bu savaş sonucunda işgal ettiği
topraklardan çekilmedi.
1968'de Yaser Arafak Filistin Kurtuluş Örgütü'nün başına geçti. 1974te Yaser
Arafat Birleşmiş Millet Güvenlik Konseyi'ndeki ilk konuşmasını yapıp barışçıl
isteklerini vurguladı.
1977de Irgun ve Lehi örgütlerinin mirasçısı Likud, İsrail seçimlerini kazanıp
iktidar partisi oldu. Likud, Israil'in bütün vaadedilmiş topraklara (Ürdün,
Filistin, Irak, Suriye, Lübnan ve Mısır ile Türkiye ve İran'ın bir bölümü)
yayılması gerektiğini savunuyordu. O zamanki tarım bakanı olan Ariel Şaron da
Likud partisindendi.
1979de Mısırlı başkan Enver Sedat Israille barış anlaşması imzaladı ve
böylece Mısır, İsrail'i tanıyan ilk Arap ülkesi oldu. Bu anlaşma çerçevesinde
Gazze Filistinliler'e verildi.
1982de Ariel Şaron, İsrail-Lübnan savaşını başlattı. Falanjistlerin de
desteğiyle Sabra ve Şatilla mülteci kaplarına girerek tarihin en büyük
katliamlarından biri gerçekleştirildi, binlerce Filistinli sivil öldürüldü.
Sabra ve Şatilla kamplarında öldürülen sivillerin görüntüleri, insanlık tarihine
kapkara bir leke olarak geçti.
1982'de İsrail, Lübnan'a karşı savaş ilan etti.
1987de Gazze'de Intifada adındaki ayaklanma başladı. Kısa bir süre sonra
intifada Batı Şeria'ya da yayıldı. Aynı yıl, Filistin'de Hamas, Şeyh Ahmed
Yasin'in önderliğinde kuruldu. 1988de Filistin Özgürlük Topluluğu Arafat'ın
liderliğinde Birleşmiş Milletlerin 242. kararını ve Filistin'de iki devlet
fikrini kabul etti.
1992de Israil'de İşçi partisi iktidara gelince bir barış süreci de başlamış
oldu. 1993te İsrail ve Arafat Oslo Barış Anlaşmasını imzaladırlar. Bu anlaşmanın
sonucunda Arafat sürgünden kurtulup Filistin'e geri döndü. 1994te Filistin
Özgürlük Harekâtı ve İsrail Kahire'de görüştü. Bu görüşmelerde yapılan
anlaşmanın sonucunda İsrail'in Gazze'nin çoğunu ve Batı Şeria'daki Erila şehrini
Filistin'e bırakmasına karar verildi.
Eylül 200'de Ariel Şaron'un Mescidi Aksayı ziyaret etmesi, Filistinliler
arasında büyük bir öfkeye ve protesto gösterilerine yol açtı. Bu olay 2.
İntifadanın başlangıcı oldu.
2006-2007 yılları arasında Bu kez El Fetih ve Hamas arasındaki çatışmalar
gündeme demgasını vurdu. Bağımsız Filistin için mücadele eden bu iki gücün
birbirine düşmesi İsrail'in de işine yaradı.
2007 yılında Arafatın ölümünden sonra yerine geçen Mahmud Abbas ile Şimon
Peres, Annapolis'te bir araya geldi.
İsrail, 27 Aralık 2008'de, Yahudilerce 'düğme dikmenin' bile yasak olduğu
cumartesi günü Gazze'ye 'Dökme Kurşun' adını verdiği bir operasyon başlattı. Bir
hafta havadan devam eden bombardımana bir hafta sonra kara birlikleri de dahil
oldu.
Dünyanın en büyük toplama kampı olarak nitelendirilen Gazze'de nüfus
yoğunluğu o kadar yoğun ki bir metrekareye 5 Filistinli düşüyor.
Hamas'ı hedef aldığını iddia eden İsrail'in tonlarca bomba attığı Gazze'de
ölü sayısı her geçen dakika artmakla birlikte 566'ya yükseldi. İsrail'in
iddialarının aksine ölenlerin üçte biri, sivil ve çocuklardan oluşuyor.